Anam... Zombiler geliyor kaçın!
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Zombilerin toplanacağı yeni mekan...
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Albert Hamilton Fish

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 204
Kayıt tarihi : 06/08/09
Yaş : 38
Nerden : Çanakkale

Albert Hamilton Fish Empty
MesajKonu: Albert Hamilton Fish   Albert Hamilton Fish EmptyPerş. Ağus. 06, 2009 6:13 pm

Gerçek acının son aşaması olarak gördüğüm ölüm fikrini çok sevdim"

Beş yaşında babasını kaybettiğinde onu bir yetimhaneye yerleştirdiler. Yedi yaşına geldiğinde yetimhaneden alınıp annesine teslim edildi. Annesine sürekli baş ağrıları olduğunu söylüyordu. Liseyi bitirdikten sonra seyahatler ve küçük işler yapmaya başladı ki bu onun suç işlemesi için çok iyi bir fırsattı.



--------------------------------------------------------------------------------


Dine inanan biriydi. Küçük savunmasız çocuklar onun için mükemmel kurbanlardı. İşkenceler uyguluyor, tecavüz ediyor, etlerini yiyordu. Onlar acı çektikçe aldığı haz daha üst seviyelere çıkıyordu. Kendine de acı çektirmekten hoşlanıyordu. Tatmin olana kadar kendini cezalandırıyordu. Kendi idrarını içiyor, iğneli sopayla vücuduna vuruyor, kasıklarına iğneler batırıyordu.

Evliydi ve 6 çocuğu vardı ancak karısı en küçük çocuğu 3 yaşındayken başka bir adamla kaçtı. Yani Fish gerçekten ciddi sorunlarla baş başa kaldı; altı çocuğu yalnız büyütmek gibi... Çocukları ifade vermek için çağırıldıklarında onun sorumluluklarını yerine getiren çok iyi bir baba olduğunu söylediler. En tüyler ürpertici seri katillerden biri olan Fish’in akli dengesinin yerinde olmadığını savunmaya çalışan avukatı da başarılı olamadı.

“Grace cinayeti”yle yakalandı.

Fish karısının terk edişini hazmedemediğinden ve kötü bir çocukluk geçirdiğinden suç işlemeye yatkınlaşmıştı. Grace cinayetinde yakayı ele vermesinin nedeni de kızın ailesine yazdığı korkunç mektuptu.

A. H. Fish onlara yakın bir yere taşınmıştı önce, daha sonra Grace’in abisine iş teklif etmişti gayet cömert bir ücret karşılığı. İyi biri gibi gözüküp ailenin güvenini kazanmıştı.

Bir gün Budd ailesinin evini ziyarete gittiğinde küçük Grace, Fish’in kucağına oturmuş ve adam o gün, onu yemeye karar vermişti. Planlar kurmuştu cinayeti öncesinde.

Küçük kızı yeğeninin doğum günü partisi için evden çıkarmış, ailesi de izin vermişti. Kızı ıssız ormandan geçirip terkedilmiş olan eve getirmiş. Kız bahçede kır çiçekleri toplarken o, evde soyunmuş ve daha sonra ona seslenmiş. Grace onu çırılçıplak gördüğünde çığlıklar atarak kaçmaya başlamış ve onu annesine söyleyeceğini söylemiş. Küçük Grace’i boğarak öldürmüş. Daha sonra ise vücudu parçalara ayırmış. Bu onun için dokuz gün yiyebileceği en leziz yiyecekti.

Yakalandıktan sonra idam kararı açıklandı. Kararı duyduğundaki tepkisini bir cümleyle ifade etti: "Elektrikli sandalyede ölmek ne de büyük bir zevk olacak!”

Sapkın fikirleri anlaşılmaz ruh halleriyle her zaman ilgimizi çeken seri katillerden sadece biri olan Albert Fish yazımızı Grace’in ailesine yazdığı korkunç mektupla noktalıyoruz. Hepinize sakin, huzurlu günler. Hoşçakalın...


"Sevgili Bayan Budd

1894'de bir arkadaşım Steamer Tacoma adlı bir gemide tayfa olarak çalışıyordu. San Francisco’dan Hong Kong’a sefer yapıyorlardı. Oraya vardıklarında karaya çıkmış ve içip sızmışlar. Uyanıp limana gittiklerinde gemi çoktan hareket etmişti. O yıllarda Çin'de açlık krizi vardı. Etin her türlüsü 1-3 $ dan satılıyordu. Açlık ve acı o kadar büyüktü ki en fakir aileler arasında diğerlerini kurtarmak için 12 yaşın altındaki çocukları yiyecek olarak satıyorlardı. 14 yaşın altındaki hiçbir kız veya erkek çocuk sokaklarda güvende değildi. İstediğin kasaba gidip pirzola veya biftek alabilirdin. Çıplak çocuk bedeninin parçalarını getirip hangi bölümü istersen kesip veriyorlardı. Özellikle de popoları dana bonfile gibi en pahalı fiyata satılıyordu çünkü en lezzetli bölümü orasiydi. John orada o kadar uzun kaldı ki insan etinin tadına karşı bir beğeni kazandı. New York'a döndükten sonra biri 7 biri 11 yaşında iki erkek çocuk kaçırdı. Onları eve götürüp soydu bağladı ve bir dolaba kapattı. Günde bir kaç kez hatta bazen geceleri etleri yumuşak ve lezzetli olsun diye onları sopayla dövüyordu işkence ediyordu. Önce 11 yaşındakini öldürdü çünkü poposu daha büyük ve tabii ki eti daha fazlaydı. Kafası sindirim sistemi ve kemikleri hariç her parçasını pişirip yedi. Onu fırında kızarttı ( Bütün poposunu) haşladı yağda kızarttı ızgara ve güveç yaptı. Küçük oğlan da aynı kadere uğradı. O sıralarda ben 409 E 100 St. da oturuyordum hemen yan komşusu olarak. Bana insan etinin ne kadar lezzetli olduğunu o kadar çok anlattı ki sonunda bende denemeye karar verdim.

3 Haziran 1928 Pazar günü sizi aradım ve geldim. Size süzme peyniri ve çilek getirdim. Öğle yemeği yedik. Grace kucağımda oturdu ve beni öptü. O zaman onu yemeye karar vermiştim.

Onu parti bahanesiyle götürecektim ve sen evet gidebilir dedin. Onu Wenchester'daki daha önceden seçtiğim boş bir eve götürdüm. Oraya vardığımızda ona dışarıda beklemesini söyledim o da kır çiçekleri toplamaya başladı. Üst kata çıktım ve bütün kıyafetlerimi çıkardım çünkü çıkarmazsam kan olabilirlerdi. Hazır olduğum zaman camdan onu çağırdım ve gelene kadar bir dolaba saklanıp bekledim. Beni çırılçıplak gördüğü zaman bağırmaya başladı ve merdivenlerden aşağı kaçmaya çalıştı. Onu yakaladım beni annesine söyleyeceğini söyledi. Önce onu soydum. Nasıl da tekmeledi ısırdı ve tırmaladı. Onu ölene kadar boğdum sonra da etini odama taşıyabilmek için küçük parçalara ayırdım. Onu pişirip yedim. Küçük poposu fırında kızardıktan sonra nasıl da lezzetli ve yumuşak olmuştu. Bütün vücudu bitirmem 9 günümü aldı. Onu becermedim isteseydim yapabilirdim. Bakire olarak öldü."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://beneaththeground.hareketforum.com
 
Albert Hamilton Fish
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Anam... Zombiler geliyor kaçın! :: Korku Forumları :: Seri Katiller-
Buraya geçin: